• Bu bahis forum sitesi iddaaseverlerin fikir, tahmin ve analiz paylaştığı tamamen ücretsiz hizmet veren bir platformdur. Kesinlikle bahis oynatılmaz. Spor Toto Teşkilatı tarafından lisanslandırılmış siteler dışında bahis oynamak ve oynatmak Türkiye Cumhuriyeti Ceza Kanuna göre suçtur. Skype adresimiz üzerinden iletişim için tıklayınız

Sohbet Bahislokal Goy-Goy Alanı

Lutonbaşkanı 

Üye
Onaylı
6 Ocak 2019
19,071
19,572
Libya
@benmert18 @Emana22 @Brave Heart @mosquitos42 @martinez @Gogo


1.19 oran son anda geldi
x2.jpg




macı böyle takip ettim

morarma.jpg
 

martinez 

Üye
Onaylı
21 May 2018
7,497
9,021
Martigny
@Tazmany4Tips @martinez 47 gol 36 mac kaldı bilginiz olsun
Gılgamış Destanı, antik Mezopotamya'dan günümüze ulaşan en eski edebiyat eseri ve Piramit metinlerinden sonra en eski ikinci dini metin olarak kabul edilen destansı bir şiirdir. Gılgamış'ın yazınsal tarihi, Üçüncü Ur Hanedanlığı'ndan (y.  2100) kalma Uruk kralı Bilgamış ("Gılgamış" için kullanılan Sümerce ad) hakkında yazılan beş Sümer şiiriyle başlar. Bu bağımsız hikâyeler, daha sonra Akadcada birleşik bir destan için kaynak malzeme olarak kullanılmıştır. "Eski Babilce" versiyonu olarak bilinen bu birleşik destanın günümüze ulaşan ilk versiyonu, MÖ 18. yüzyıla dayanır ve adını açılışından (Shūtur eli sharrī: "Diğer Tüm Krallardan Üstün") almıştır. Destanın sadece birkaç tableti günümüze ulaşmıştır. Sîn-lēqi-unninni tarafından derlenen daha sonraki Standart Babilce versiyonu, MÖ 13. yüzyıldan 10. yüzyıla kadar uzanır ve Sha naqba īmuru[a] ("Sonsuz Derinliği Gören", modern terimlerle: "Bilinmeyeni Gören") açılışına dayanır. Bunun yaklaşık üçte ikisi daha uzundur ve on iki tabletlik sürüm kurtarılmıştır. En iyi kopyalardan bazıları, MÖ 7. yüzyılda yaşamış olan Asur kralı Asurbanipal'in kütüphane kalıntılarında keşfedilmiştir.

Hikâyenin ilk yarısında Uruk'un kralı Gılgamış ile tanrılar tarafından Gılgamış'ın Uruk halkına baskı yapmasını önlemek için yaratılan vahşi bir adam olan Enkidu anlatılır. Enkidu, bir fahişeyle cinsel ilişkiye girerek medeni hale geldikten sonra Gılgamış'ı bir güç sınavına davet ettiği Uruk'a gider. Gılgamış, mücadeleyi kazanmasına rağmen Enkidu ile arkadaş olur. Birlikte, efsanevi Sedir Ormanı'na altı günlük bir yolculuk yapar ve burada koruyucu, korkunç Humbaba'yı öldürmeyi ve kutsal Sedir'i kesmeyi planlarlar.[2] Tanrıça İştar, cinsel ilişki teklifini reddeden Gılgamış'ı cezalandırmak için Gök Boğası'nı gönderir. Gılgamış ve Enkidu, Gök Boğası'nı öldürdükten sonra tanrılar Enkidu'yu ölüme mahkûm etmeye karar verir ve Enkidu'nun canını alır.

Destanın ikinci yarısında, Enkidu'nun ölümünden ötürü acı çeken Gılgamış'ın sonsuz yaşamın sırrını keşfetmek için uzun ve tehlikeli bir yolculuğa çıkması anlatılır. En nihayetinde "Aradığınız hayatı, asla bulamayacaksınız. Tanrılar insanı yarattığında insanın payına ölüm düşmüştür ve tanrılar, hayatı kendi ellerinde tutmuştur." bilgisini öğrenir.[3][4] Bununla beraber inşa ettiği büyük yapılar, Siduri'nin tavsiyesi ve ölümsüz adam Utnapiştim'in Büyük Tufan hakkında söyledikleri sayesinde Gılgamış'ın ünü, ölümünden sonra Gılgamış hikâyesine olan ilginin artmasıyla günümüze ulaşmış; birçok dile çevrilmiş ve popüler kurgu eserlerinde yer almıştır.
 

Kullanıcı Bul

Üst