M
maxaljin
Misafir
Bir adım atarsınız, işler beklediğiniz gibi gitmez, neyin yanlış olduğunu bulup, düzeltmek zorunda kalırsınız. Başlangıçta siz yapmadığınızda, hiçbir iş yapılmaz. İnsanlar sizin talimatınızı, sizin doğru kararlarınızı, sizin yanlışları düzeltmenizi bekler. Haksız da değiller, başarırsanız en büyük kazancı sağlayacak olan, yine sizsiniz. Yalnızca sizin için, yolculuğun kendisi başarıdır, varılacak nokta değil.
Diyelim ki zorunlulukların gereğini yaptınız. Başarılı olmanız garanti mi? Maalesef, değil. Yine de başaramayabilirsiniz. Ama, başarısız olmak değil, vazgeçmek yenilmektir. Başarısız olursanız, her şeye baştan başlamak zorunda kalırsınız. Yenilmemek için, dirayetli olmanız gerektiğini öğrenirsiniz. Her başarısızlık, bir şeyler öğrendiyseniz, başarılı olma ihtimalinizi artıracaktır.
Başaran her işin, her insanın hikayesini dinlediğinizde göreceksiniz. Hepsinin geçmişinde yüzlerce, binlerce zorunluluk vardır. Şimdi her biri hoş bir anı olan, dönüp baktıklarında “nelerin üstesinden gelmişim” dedikleri zorunluluklar.
Hayat, konfor alanınızın bittiği yerde başlar. Ve dünya, zorunlulukları zul görmeyenlerin sırtında döner.
Zorunda kalmayı bir sıkıntı kaynağı değil, bir düello çağrısı olarak görenlerdenseniz, çok küçük bir azınlıktansınız demektir. Dakika kaybetmeden, her birinin gereğini yapmaya başlayın. Yoksa sizin yerinizi bir başkası doldurmak zorunda kalır.
Diyelim ki zorunlulukların gereğini yaptınız. Başarılı olmanız garanti mi? Maalesef, değil. Yine de başaramayabilirsiniz. Ama, başarısız olmak değil, vazgeçmek yenilmektir. Başarısız olursanız, her şeye baştan başlamak zorunda kalırsınız. Yenilmemek için, dirayetli olmanız gerektiğini öğrenirsiniz. Her başarısızlık, bir şeyler öğrendiyseniz, başarılı olma ihtimalinizi artıracaktır.
Başaran her işin, her insanın hikayesini dinlediğinizde göreceksiniz. Hepsinin geçmişinde yüzlerce, binlerce zorunluluk vardır. Şimdi her biri hoş bir anı olan, dönüp baktıklarında “nelerin üstesinden gelmişim” dedikleri zorunluluklar.
Hayat, konfor alanınızın bittiği yerde başlar. Ve dünya, zorunlulukları zul görmeyenlerin sırtında döner.
Zorunda kalmayı bir sıkıntı kaynağı değil, bir düello çağrısı olarak görenlerdenseniz, çok küçük bir azınlıktansınız demektir. Dakika kaybetmeden, her birinin gereğini yapmaya başlayın. Yoksa sizin yerinizi bir başkası doldurmak zorunda kalır.