Böcek ve araknid fosilleri, kabuklu deniz canlılarının fosillerinden çok daha nadir bulunuyor. Kore’de bulunan bu fosiller ise gözlerinin parlamasını sağlayan maddeleri bile kaybetmemiş durumda.
Dünyanın geçmişini öğrenmemizde fosiller oldukça önemli yer tutuyor. Genellikle kemikler ya da kabuklu deniz canlılarının fosilleri bozulmadan uzun süre kalıyor.
Güney Kore’de ortaya çıkan bir fosil ise taşın içinde bozulmadan kalmış olan örümceklerden oluşuyor. Örümceklerin gözlerinde bulunan ve gözlerinin gece parlamasını sağlayan madde de varlığını koruyor. 110 milyon yıllık bu fosillerin gözleri kano şeklinde. ABD’deki Kansan Üniversitesi’nden Paleontoloji Enstitüsü, Biyoçeşitlilik Enstitüsü ve Doğal Tarih Müzesi yöneticisi Paul Selden, örümceklerin fosilleşmesinin oldukça nadir olduğunu söylüyor.
Örümceklerin gözlerindeki parlamanın sebebi ise, gece avlanan canlıların gözlerinde bulunan tapetum adlı bir zar tabakası. Bu tabaka ışığı yansıtıyor.
Kaynak: Webtekno
Dünyanın geçmişini öğrenmemizde fosiller oldukça önemli yer tutuyor. Genellikle kemikler ya da kabuklu deniz canlılarının fosilleri bozulmadan uzun süre kalıyor.
Güney Kore’de ortaya çıkan bir fosil ise taşın içinde bozulmadan kalmış olan örümceklerden oluşuyor. Örümceklerin gözlerinde bulunan ve gözlerinin gece parlamasını sağlayan madde de varlığını koruyor. 110 milyon yıllık bu fosillerin gözleri kano şeklinde. ABD’deki Kansan Üniversitesi’nden Paleontoloji Enstitüsü, Biyoçeşitlilik Enstitüsü ve Doğal Tarih Müzesi yöneticisi Paul Selden, örümceklerin fosilleşmesinin oldukça nadir olduğunu söylüyor.
Örümceklerin gözlerindeki parlamanın sebebi ise, gece avlanan canlıların gözlerinde bulunan tapetum adlı bir zar tabakası. Bu tabaka ışığı yansıtıyor.
Kaynak: Webtekno